Var mı beni içinizde tanıyan?
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim!
Kalmasa da şöhretimi duymayan,
Kimliğimi tarif etmek zor benim.
Bülbül benim lisanımla ötüştü,
Bir gül için can evinden tutuştu,
Yüreğine Toroslar’dan çığ düştü,
Yangınımı söndürmedi kar benim.
Niceler sultandı, kraldı, şahtı;
Benimle değişti tâlihi, bahtı;
Yerle bir eyledim tâç ile tahtı;
Akıl almaz hünerlerim var benim.
Kâmil iken cahil ettim âlimi,
Vahşi iken yahşi ettim zâlimi,
Yavuz iken zebun ettim Selim’i,
Her oyunu bozan gizli zor benim.
Yeryüzünde ben ürettim veremi;
Lokman Hekim bulamadı çâremi;
Aslı için kül eyledim Kerem’i;
İbrahim’in atıldığı kor benim.
Sebep bâzı Leylâ, bâzı Şirin’di;
Hatırım için yüce dağlar delindi;
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi;
Kuvvet benim, kudret benim, fer benim.
İlâhimle Mevlâna’yı döndürdüm,
Yunus’umla öfkeleri dindirdim,
Günâhımla çok ocaklar söndürdüm,
Mevlâ’danım; hayır benim, şer benim.
Benim için yaratıldı Muhammed,
Benim için yağdırıldı o rahmet,
Evliyânın sözündeki muhabbet,
Enbiyânın yüzündeki nur benim.
Kimsesizim hısmım da yok, hasmım da,
Görünmezim cismim de yok, resmim de,
Dil üzmezim, tek hece var ismimde,
Barınağım gönül denen yer benim.
Benim adım aşk!